Avrupa ve Türkiye karayolu yolcu taşımacılığında sorunlar yaşrken,Türkiye otobüs işletmelerinin de aynı otobüsleri kullandığını belirterek,Federal Alman Otobüs İşletmeleri Birliği (Bundesverband Deutscher Omnibusunternehmer – BDO) ; “En hızlı hava değişimi otobüstedir” açıklamasında bulundu.BDO’nun yaptığı grafikli açıklama da ise,“Yolcu otobüsündeki hava değişimi,hızlı trenden 7 kat uçaktan 4,5 kat daha hızlı…”olduğunu açıkladı.
Geçtiğimiz Haziran ayında normalleşme süreci ile birlikte Almanya’da genel olarak greve giden ve Berlin hükümet binası önünde protestolar yapan tüm Almanya otobüs işletmeleri Ulaştırma Bakanı Andreas Scheuer görüşmeler yaparak ile AB Başkanlığı destek planının başlatılmasını istedi.Ve Almanya hükümeti 170 milyon euro olarak sektör için kurtarma paketini açıkladı.Almanya turizm ve şehirler arası olarak faaliyet gösteren yaklaşık 3.400 otobüs şirketinin her biri için 50.000 Euro üzerinde fonlama yaptı.
Pandemi döneminde başlayan şehirler arası otobüslere karşı,otobüs üreticilerinin ve klima üreticilerinin yapmış olduğu açıklamalara dahi duymayarak,uçakların hijyenik,otobüslerin ise risk merkezi olabileceği algısıyla yolcu taşıma kapasitesine kısıtlama getirilmesi ardından, şehirler arası otobüs işletmeciliği sektörü ciddi ekonomik riskler yaşarken mesafeli tutum ve davranışlarıyla sektöre karşı adeta kulaklarını tıkadı.Hiç bir sektör temsilcisiyle bir araya gelmedi.Özellikle havaalanı ve tren garları uçak şirketlerinin temsilcileri ile bir araya geldi.
Türkiye’de uçak taşımacılığı karşısında otobüs sektörü ciddi tehlike altında.Duruma “hijyen bulaş riski” gibi muhalefet algıları ve çekincesi ile şehirler arası otobüslerle ilgili bilimsel olarak ispatlanan hava sirkülasyonu konusu dahi görmezden gelinerek sessiz kalınmaya devam ediliyor.Belirsizlik devam ettikçe bu sorumsuzluğun ve çözümsüzlüğünün bedelini kim ödeyecek? bireysel ve kurumsal milyonlarca kredi borcu ile yatırım yaparak zorlanan seferleri aksayan otobüs endüstrisi mi?