Mercedes-Benz Bir Alman Markası Olduğu Kadar Bir Türk Markasıdır. 

Daimler AG ve Mercedes-Benz Türk’ün özel daveti ile katıldığımız 2018 IAA Hannover Ticari Araçlar Fuarı’nda, Daimler Otobüs Grubu ve EvoBus Gmbh Başkanı Till Oberwörder’e Daimler Otobüs Grubu’nun vizyonu, Mercedes-Benz ve Setra otobüslerinin Türkiye hamleleri ve çeşitli konularla ilgili merak ettiklerimizi sorarak keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.

Bu imkanı bize sağlayan Mercedes-Benz Türk Kurumsal İletişim ekibine; başta Ezgi Yıldız Kefeli ve Cansu Kaya Selman hanımefendilere teşekkürlerimizi iletiyoruz. Bay Till Oberwörder’de keyifli sohbetiyle bu röportaja renk kattı.Kendisine ayrıca teşekkür ediyoruz.

Magazin Ulaşım – Öncelikle 1 Nisan 2018’de başladığınız yeni görevinizde başarılar diliyoruz. Daimler’in otobüs pazarında dünya üzerinde çok güçlü olduğu bir dönemde yeni görevinize başladınız. Bu yeni dönemde sizin yapmak
istedikleriniz, mevcut güçlü pozisyonuzu korumak mı, yoksa pazara daha çok yenilik ve farklılık sunarak daha da çok tercih edilecek otobüsler üretmek mi?

Till Oberwörder – Soru aslında bütün cevapları içeriyor. Şunu söyleyebilirim size,çok kuvvetli bir konumdayız hâli hazırda ve bu kuvvetli konuma dayanarak bizim hedefimiz sürekli olarak teknoloji ve yenilikçilik konusunda lider olmaya devametmek.

Bütün dünya çapında da konumumuzun ne olduğuna bakıyoruz, bütün küresel uluslararası üretim ağımıza da dayanarak, şimdiye kadar Kuzey Amerika – Avrupa- Güney Amerika kadar kuvvetli olmadığımız yeni piyasalarda da büyümeye çalışıyoruz. Ve çok şanslıyız ki hem otobüs grubunda hem de kamyon grubunda oldukça gelişmiş bir ağımız var. Bunlar bir arada çalışıyorlar, hem Türkiye’de hem de başka alanlarda bir sinerji içerisinde çalışıyorlar. Biz bütün bu sinerjiyi kullanıyoruz ve bu sayede etkin üretim ve dağıtım gerçekleştirebiliyoruz. Yine çok önemli bir konu var, nasıl bir büyüme stratejimiz olduğu; otobüsümüz sadece fiziki bir nesne mi? Bir alet ya da bir araç değil sadece bizim için. Burada önemli olan bütün işlerinde müşterimize eşlik etmek. Bütün bu aracın operasyonu, yaşam süreci boyunca müşterimizin bunu nasıl kullandığı, nasıl çalıştığı konusunda eşlik etme konusu. Böylelikle müşterilerimize eskiye oranla çok daha fazla destek verebiliyoruz.

OmniPlus sayesinde önceden önlem almak amacıyla diagnoz ve analiz gerçekleştirebiliyoruz. Çünkü bize gelen tüm verileri yönetiyoruz, çözümlüyoruz ve kullanıyoruz. Teknik bir sorun olabilecek gibiyse biz o sorun oluşmadan öncesinde biliyoruz, görüyoruz ve ona göre çözüm üretiyoruz. Yani ‘hareketlilik’ başlığı altında daha somut bir cevap vermek için bunları söyleyebilirim. Tabii ki otobüsler için farklı ihtiyaçlar veya şehirler arası ve şehir içi otobüslerin
gerekli çözümleri ve ihtiyaçları farklı olabiliyor. Hepsine çözüm ve cevap üretiyoruz.

Magazin Ulaşım – 2016 yılından itibaren Türkiye’de üretilmekte olan Yeni Travego’yu Avrupa’da şehirler arası otobüs işletmeciliği pazarı büyürken bir seçenek olarak Avrupa’da satışa sunmayı planlıyor musunuz?

Till Oberwörder – Şehirler arası otobüs sektörü gerçekten de çok büyüyen bir sektör. Bu da tabi uzun mesafe karayoluyla yolcu taşımacılığının artışıyla ilgili.Almanya’da başladı bu trend ve bütün Avrupa’ya yayıldı. Bu konuda gerçek bir artış var, doğrudur. Türkiye’de tabii çok bilinen bir ulaşım sektörü bu, biliyorsunuz. Batı Avrupa bölgesi için ise Setra ile çok güzel bir altyapımız var, Tourismo ile de tabii. Türkiye’de ise yolcu ve müşterinin ihtiyacı farklı; Travego, Türkiye için en doğru cevap. Farklı koltuklandırma mantıkları var ve oturma biçimleri farklı vs. O
yüzden Türkiye için en doğru ürün Travego. Bu ürün üzerinden Türkiye’deki yolcunun ve müşterinin isteklerine daha iyi hitap edebiliyoruz. Tabii işin güzel tarafı oluşturduğumuz altyapı ve işbirlikleri sayesinde çok güzel
çözümler üretiyoruz. Şunu da söylemeliyim, Mercedes-Benz Türk Hoşdere Otobüs Fabrikası buna çok güzel bir örnek. Herhangi bir yerden gelen talebi güzel biriletişim, güzel bir sinerji içerisinde entegre bir çalışma biçimi içinde
kullanabildiğimizin çok güzel bir örneği. Bu şekilde ürün açısından, bilgi açısından, piyasayı tanıma açısından çok güzel bir çözüm üretiyoruz.

Magazin Ulaşım – Türkiye’de Mercedes-Benz otobüs kullanıcılarının markayla 1968’den bu yana duygusal bir bağları var. Bunun da öncesinde bizim ‘yapma araba’ dediğimiz atölyelerde inşa edilen, kasa çatılan otobüsler var. Türkiye’de otobüsçülük bu şekilde başladı, 3500 burunlu Mercedes vb. gibi örneklerle başladı. Ticari yanı bir yana aynı zamanda hobi olarak da bu işle ilgilenen tutkulu işletmeciler var. Siz bu konuya nasıl bakıyorsunuz, neler söylemek istersiniz?

Till Oberwörder – Kesinlikle anlıyorum ve paylaşıyorum bu duygularınızı.Örneğin; Conecto’yu düşünelim. Conecto için Polonya’da bir müşterimiz var, bu da bize şu cevabı veriyor; Hoşdere Otobüs Fabrikası ve Türkiye işimizin ne kadar önemli bir parçası, vazgeçilmez bir parçası Daimler’in otobüs üretiminde.Verebileceğim en iyi örnek bu aslında.Türkiye ile Almanya arasında mühendislik bilgisini ve yetkinliğini paylaşıyoruz,sadece Almanya değil bütün dünyada aslında. Yine başka bir örnek vermek gerekirse; her bir Mercedes-Benz otobüsü aslında bir anlamda Türkiye’den geliyor. O yüzden tüm bu olumlu duygularınızı paylaşıyorum, evet haklısınız. Uzun
vadeli güzel bir iş birliğini, 50 yıllık güzel bir geçmişi paylaşıyoruz. Bizim için önemli bir boyutu anlatayım; geçen yıl Türkiye’de çalışmamızın 50. yılını kutladık ve hepimiz gittik oraya. Hem otobüs hem kamyon alanında çalışanlarımızla, herkesle gittik ve kutladık ve daima uzun vadeli bir vizyon ile çalışıyoruz. Biz Türkiye’de çalışmaya, bu geleneğin üzerine koymaya ve birlikte çalışmaya çok uzun vadeli olarak devam edeceğiz. Oradayız ve kalmak üzerine oradayız.

Magazin Ulaşım – Kuzey Amerika’da otobüs pazarı Avrupa’da olduğu gibi gün geçtikçe arttırıyor. Ortadoğu’da otobüs pazarı yine hareketli ve Çinli üreticiler sizin de güçlü olduğunuz bu pazarlarda paylarını arttırmak istiyor. Sizin bu konuda görüşleriniz nelerdir?

Till Oberwörder – Mercedes-Benz bir Alman markası olduğu kadar bir Türk markasıdır önce bunu önemle söylemek isterim. Sorunuza küresel bir bakışla cevap vermek isterim; bizler 6 bölgesel merkez olarak adlandırdığımız noktaya yatırım yapıyoruz. Bu bölgesel merkezler; Ortadoğu, Güneydoğu Asya, GüneyAmerika, Avustralya ve Hindistan gibi merkezler. Mercedes-Benz, Setra, Bharat-Benz gibi markalarımızla buralarda mevcuduz ve ürünlerimizle var oluyoruz.

Doğru ürünlerle doğru piyasalara girmek adına imkânlarımız olduğunu düşünüyoruz. Bu müşterilerimize doğru cevaplar veriyoruz anlamında söylenebilir.İyi bir ağ bağlantımız var ve bütün bu sinerjiyi kullanıyoruz. Türkiye-Almanya arasında da güzel bir sinerji var ve bunu bütün dünyaya transfer ediyoruz.

Magazin Ulaşım – Daimler Buses için tüm göstergeler en yüksek düzeyi gösterirken ne yazık ki ülkemiz Türkiye için aynı şeyleri söyleyemiyorum. Derin bir ekonomik krizin tam ortasında olan Türkiye de otobüs pazarı 2001’den beri en kötü günlerini yaşıyor. 50 yıldır üretim yaptığınız ülkemizde yerlilik oranları %50’den fazla olan otobüsler üretiliyor. Sizce bu otobüslerin Euro para birimi yerine TL para birimi üzerinden satılması satışları artırarak daha iyi bir seviyeye çıkarmaz mı? Bu takipçilerimizden sıkça gelen bir soru…

Till Oberwörder – Daha önce belirttiğim gibi çok uzun vadeli yatırımlar yapıyoruz,zaman zaman değişiklikler olabilir. Kısa vadeli gözlem yapmaya devam ediyoruz,fakat uzun vadeli bulunuyoruz bu piyasada ve daima uzun vadeli vizyonlarımız bizi yönlendiriyor. Bütün operasyonel ayrıntıları tabii gün be gün konuşuruz.

Magazin Ulaşım – Teknolojik ve güvenlik gelişmelerini otobüslerinize belki de en iyi uygulayan üreticisiniz. Burada Mercedes-Benz’in tüm sınıflarda bu konularda tartışılmaz bir üstünlüğü var. Önümüzdeki dönemlerde de bu konular dışında yolcu konforunu arttıracak evrimsel değil devrimsel yenilikler yapmayı markalarınız açısından düşünüyor musunuz? Şehir içi otobüslerde her konuda devrimsel yenilikler görüyoruz sizden (otonom sürüş, elektrikli güç üniteleri ve yolcu konforunu arttıran ekler vb.) Şehirler arası otobüslerin ise yolcu konforu açısından son 60 yıldır sadece evrimsel yenilikler ile üretildiğini düşünüyorum. Bu konuda yol haritanız nedir Daimler olarak?

Till Oberwörder – IAA 2018’de sunduğumuz bütün yeni ürünlere ve fuar geneline
baktığımız zaman iki önemli yenilik görüyoruz: ‘sürdürülebilir ve hafif evrimsel değişikliklikler’. Yeni güvenlik destek sistemleri görüyoruz. Bu bir evrimdir ve gitgide iyileştiriyoruz ürünlerimizi. ABA 4 ve gelişmiş yaya güvenliği bu işin
evrimsel boyutu.Diğer yandan başka bazı konularda da devrim niteliğinde adımlar atıyoruz.Geleneksel araçlardan elektrikli araçlara geçiş, bu çok önemli. Bu bir geçiş dönemi ya da çok önemli bir dönüşüm dönemi dolayısıyla neredeyse devrim niteliğinde bir değişiklik sayılır. Adım adım yapıyoruz bu değişimi fakat teknoloji o kadar önemli
ki artık gerçekten devrimsel hızlı adımlar atıyoruz diyebiliriz. Piyasada neler olduğuna bakıp tüm teknolojik imkânları entegre etmek istiyoruz. Hiç durmayacağız çünkü çok iyiyiz bu konuda.

Magazin Ulaşım– İlginize teşekkürler yeni görevinizde  başarılar.

Fırat Karadağ

Fatih Kocaoğlu

IAA Hannover 19/09/2018 

Magazinulaşım Haber©